İbadet, bizi ve bütün mevcudatı yoktan var eden, her an varlıkta durduran, görünür ve görünmez kazalardan, belalardan koruyan ve her an çesitli nimetler, iyilikler vererek yetiştiren Allahü teâlânın emir ve yasaklarını yerine getirmekdir.
Kısaca ibadet, Allah'a saygı ve tazim göstermek ve onun bize verdiği nimetlere karşı teşekkür borcunu yerine getirmektir.
"Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım". (Ez-Zariyat, 56)
Yüce Allah, diğer canlılardan farklı olarak akıl ve fikir vererek bizi, diğer varlıklar arasında seçkin bir durumda yaratmış, yaşayabilmemiz için, yeraltı ve yerüstü zenginliklerle doldurduğu dünyayı bir sofra gibi önümüze sermiştir. Cenab-ı Hak, verdiği nimetlerin çokluğunu hatırlatarak şöyle buyuruyor:
"Hem size istediğiniz şeylerin hepsinden verdi öyle ki Allahın nı'metini saysanız onu bitiremezsiniz, her halde insan, çok zâlim, çok nankör". (İbrahim, 34)
İbadet, bizi yaratıp vücudumuzu mükemmel organlarla donatan ve sayılamıyacak kadar nimetler vererek bizi mülkünde barındıran Yüce Rabbimizin iyiliklerine karşı teşekkür borcunu yerine getirmektir.
İnsanın, kendisine sayısız nimetleri gönderen Allahü teâlâya, gücü yettiği kadar şükür etmesi, insanlık vazifesidir. Aklın emretdigi bir vazîfe, bir borçdur. Fakat insanlar, kendi kusurlu akılları, kısa görüşleri ile Allahü teâlâya karşı şükür, saygı olabilecek şeyleri bulamaz. Şükür etmeye, saygı göstermeye yarayan vazifeler, Allahü teâlâ tarafından bildirilmedikçe, övmek sanılan şeyler, kötülemek olabilir.
İşte, insanların Allahü teâlâya karşı kalp, dil ve beden ile yapmaları ve inanmaları lazım olan şükür borcu, kulluk vazifeleri, Allahü teâlâ tarafından bildirilmiş ve Onun sevgili Peygamberi tarafından ortaya konmuştur.
Allahü teâlânın gösterdiği ve emir ettigi kulluk vazifelerine "İslâmiyyet" denir. Allahü teâlâya şükür, Onun Peygamberinin getirdiği yola uymakla olur. Bu yola uymayan, bunun dışında kalan hiçbir şükrü, hiçbir ibadeti, Allahü teâlâ kabul etmez, beğenmez. Çünkü, insanların iyi, güzel sandıkları çok sey vardır ki, İslâmiyyet, bunları beğenmemekte, çirkin olduklarını bildirmekdedir.
Demek ki, aklı olan kimselerin, Allahü teâlâya şükür etmek, ibâdet yapmak için Muhammed aleyhisselâma uymaları lazımdır. Muhammed aleyhisselâma uyan kimse müslümandır. Allahü teâlâya şükür etmeye, yanî Muhammed aleyhisselâma uymaya da, "ibâdet etmek" denir. (diyanet.gov.tr, Kitâb’üs-salât)